İMANİ DÜŞÜNCE GÖZLÜĞÜ/”YARATAN RABBİNİN ADIYLA, OKU!”
“ Bir devrin kapandığı, başka bir devrin başladığı, bir ümmet ve bir neslin tarihinin değil, beşeriyet tarihinin de dönüm noktası olan kainat çapında bir olay” olarak anlatır Seyyit Kutup Kuran’ın ilk ayetlerini…
En güzelin adı ile, en güzel başlangıç…
Allah’utealanın insana yönelmesi, insana kendi cinsinden bir insanla ulaşması, kendi cinsinden çıkan kelimelerle ilahi yola yüce davet ve davete icabet…
Hayatın ve ölümün başlangıcı, seni ve alemleri yaratan, hüznünü, kırgınlığını, aşkını, heyecanını, seni senden iyi bilen sahibinin adı ile oku, bak, düşün…
Sen ki ufacık bir kan pıhtısından yaratıldın. Zayıflığını, acizliğini bil, o acziyetten düşünen, öğrenen, öğreten ve öğretilen oldun. Koşan, coşan, gören teşekkür eden, görmek istemediği için isyan edensin.
Rabbin sana nasıl bakacağını, düşüneceğini, okuyacağını, öğreneceğini öğretiyor.
Aklının ve kalbinin sahibi sana, evrene, hayata ve insanlara dair baktığın, gördüğün, bildiğin, bilmediğin, çözdüğün, çözemediğin ne varsa hepsinin kaynağını, bilginin kaynağını gösteriyor.
EN son ve evrensel mesajın başlangıcı olan bu ayetlerde, bilginin kaynağına giden yolda nasıl yürüneceğini de öğretiyor. Aslında bu ilk dakikalarda “imani düşünce sisteminin”1 temeli atılmış oluyor. Her iş, her davranış, adım, çalışma, O’nun adı ile başlar ve O’nun adına yapılır. O’nun adıyla yürür ve O’na varır.
En güzel örnek, efendimiz işte o andan itibaren imanın bu ilk temeline göre yaşamını sürdürmeye devam eder. Kalbinin atışını, gözünün bakışını, adım atışını, dilinin söyleyişini O’nun için, O’na ulaşacak şekilde düzenleyen bir sistemdir bu.
Yaratılanların en güzeli, en özeli Rabbini en çok seven ve zikredendir. En sevgili de bu ilahi mesajda onu örnek alın der bize.
Ritmi yakalamak için verilen frekanslara uyun. İşte o zaman imanı düşünce sistemi devreye girer. İşte o zaman duygularınız kısa devre yapmaz. Şarteller atmaz. İşte o zaman kalp farklı bir ritimle atmaya başlar. İşte bu ilk ayetlerimani düşünce gözlüğünü yanında hediye ediyor tüm insanlığa. O gözlüğü takınca düşünmeniz ve yaşamanız istenen, moda, kariyer, etiket gibi size sunulan tüm gözlükleri çıkarırsınız. O gözlükler çıkınca nereden geldiği, ne için geldiği, nasıl geldiğini hatırlar insan. İnsanlığını, aczini, sahibini hatırlar.
Bu büyük hakikatin gölgesinde insan, sınırlı, sonradan meydana gelen ve ölümlü olan kulluğunun hakikatini kavrar.
Oku ve tak gözlüğünü!